Eşi Yağmur Atacan'la yatak odası sırlarını bir bir ifşa etmişti...

'Ben evlendim kime ne!' çıkışı! 

Pınar Altuğ'dan 'ben evlendim kime ne!' çıkışı! Eşi Yağmur Atacan'la arasındaki yaş farkı nedeniyle sık sık sosyal medyada eleştirilere maruz kalan oyuncu Pınar Altuğ, "Ben evlendim, kime ne? Sen evlenme, beğenmiyorsan! Evlenirken kimseye sormadım, dolayısıyla yorumlar da beni ilgilendirmiyor. Biz birbirimizi sevdik, evlendik. Bir de çocuk dünyaya getirdik, mutluyuz." dedi. Pınar Altuğ geçtiğimiz aylarda eşi Yağmur Atacan ile evliliğine dair çok özel açıklamaları ile gündeme bomba gibi düşmüştü.

'BEN EVLENDİM KİME NE!'

Bir programa konuk olan Pınar Altuğ, eşi Yağmur Atacan'la ilişkisini anlattı. İşte verdiği yanıtlarla dikkat çeken Pınar Altuğ'un açıklamaları...

"Eşini kıskandığın için ona kilo aldırdığın söylendi, doğru mu bu?" sorusuna şöyle yanıt verdi: "Ömrümde kocamla ilgili 'Başkasına gider mi' gibi kıskançlıklarım olmadı. Bu laf çürüyor. Bana göre kilolu olmak, sağlık açısından endişe verici. Yoksa nasıl göründüğün senin tercihindir. Yağmur'un kilo alması, kendi seçimiydi. Beni haftada 7 gün antrenman yaparken görünce, spor hayatına geri döndü. Dolayısıyla kilo verdi. Eve de bir spor salonu kurdum."

"KİMSEYE SORMADIM"
Ünlü oyuncu, eşiyle aralarındaki yaş farkı nedeniyle kendilerini eleştirenlere de tepki gösterdi: "Ben evlendim, kime ne? Sen evlenme, beğenmiyorsan! Evlenirken kimseye sormadım, dolayısıyla yorumlar da beni ilgilendirmiyor. Biz birbirimizi sevdik, evlendik. Bir de çocuk dünyaya getirdik, mutluyuz."

"AŞK KADINIYIM"
Pınar Altuğ'un kendisine yöneltilen "Aşk kadını mısın?" sorusuna yanıtı şöyle oldu: "Aşk kadınıyım. Benim hayatımda hiç hesaplar yoktur. Kalbimle hareket ederim. İş için de aynı şey geçerli. Âşıkken gözüm çok bir şey görmüyor. 'Çevre bana ne der' kısmını hiç umursamadığım için kalbim nereye götürüyorsa oraya gidiyorum."

Özel hayatıyla sık sık gündeme gelen oyuncu Pınar Altuğ Yağmur Atacan ile evliliğinin 13. yılını geçtiğimiz günlerde kutladı.

Çocuklar Duymasın'ın Meltem'i Pınar Altuğ Yağmur Atacan'la evliliğinde 13 yılı devirdi. İşte geçtiğimiz aylarda evliliğinin sırlarını anlatan ve açıklamalarıyla gündeme bomba gibi düşen Pınar Altuğ'un hayatına dair çok özel açıklamaları...

17 yaşında mankenlik yaparak hayatımıza giriyor, 19 yaşında Türkiye Güzeli seçiliyorsun. Hep ünlü olmak isteyen bir kız mıydın?

"Hiç değildim."

O zaman neden podyuma çıktın?

"Tesadüfle başladı her şey. Annem bir tekstil şirketinde çalışıyordu. Büyük bir defileleri vardı. Ben de izleyici olarak gittim, kulise girme hakkım da vardı. Kendime göre giyinip süslendim. Orada Neşe Erberk'le karşılaştım. Biraz sohbet ettikten sonra "Mankenlik yapmak ister misin?" dedi. Okulum olduğunu ve çok kıskanç bir babam olduğunu söyledim."

Sonra ne oldu?

"Bu olaydan birkaç ay sonra beklenmeyen şekilde babamı kaybettim. Benim bütün maddi yüküm babamın üzerindeydi. Annem az bir maaşla çalışıyordu. Ben Saint Benoit'da okuyordum. Okula para gerekiyordu ve bizde para yoktu. Mezun olmama iki sene kalmıştı. Kara kara düşündük. Annem "Okulu değiştireceğiz" dedi. O sırada aklımıza Neşe Hanım'ın teklifini kabul etmek geldi. Böylece podyuma çıkıp reklamlarda oynamaya başladım. Okulu bitirdim, üniversite hazırlık kurslarına gittim, bir süre sonra evi de geçindirmeye başladım.

Güzellik yarışması nereden çıktı?

"Neşe hep girmemi isterdi. Liseyi bitirdim, İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi İşletme bölümünü kazandım ve o sırada yarışmaya girdim. Okulda devam mecburiyeti vardı. Bir tarafta kariyer ve para kazanmak, diğer tarafta üniversiteye devam etmek... Çalışmayı seçtim. Bu kararımdan da pişman olmadım. Yol ayrımındaydım ve şimdi mesleğime baktığımda gurur duyuyordum."

Hep güzel ve alımlı mıydın?

Beğenilir, fark edilir, genelde dikkat çekerdim. Rahmetli anneannem beni "Kraliçem" diye severdi. Eve taç getirdiğimde "Bak, çocukluğundan beri söylüyordum" dedi.

Seksi de bulunuyorsun…

Evet, seksapelim var. Fiziksel avantajlara sahibim, uzun bacaklıyım vesaire… Ama seksi olmak için özel bir şey yapmıyorum, vamp giyinmiyorum, öyle şuh pozlar vermiyorum. Bana göre seksapel sonradan kazanılan bir şey değil, içte olan bir şey. Bence bende de var.

"Uzun bacaklıyım" dedin de en çok bacak dekolteni beğenirmişsin zaten…

Mini etek benim alametifarikam. Ama durup dururken "Bacaklarımı beğeniyorum" diye açıklamalar yapacak kadar çıldırmadım. Bir soru soruyorlar, cevap veriyorum. O da öyle bir şeydi.

İnsanlar ellerini eleştirip beğenmiyor sanırım. Bir el fotoğrafı paylaştın, bir sürü kötü yorum aldın...

Kendimi bildim bileli ellerim damarlı. Annemin de öyledir. Hep çok bakımlıdır ama yapısı bu, ne yapayım? O fotoğrafı paylaştığımda da mücevher koleksiyonum yeni çıkmıştı. Ellerimde kendi tasarladığım yüzükler vardı. Genelde bir fotoğraf çektiğimde anlattığı şeye bakarım. Kaşım şöyle, burnum böyle ilgilenmem.

SEKS ÖNEMLİ AMA SADECE SEKSLE OLMAZ

Seninki nasıl bir hayattı?

Başarılı, alkışlarla dolu. Hep haneye artılar yazılmış bir hayat oldu. Keşkelerim yoktur. Kendimle, olduğum yerle, kazandıklarımla, kaybettiklerimle, yaşımla çok mutluyum.

Hakkında bilinen en büyük yanlış ne sence?

Genelde soğuk zannediyorlar, tanıştıktan sonra öyle olmadığımı söylüyorlar. Bir de herkes beni çok şişman zannediyor. Boyum 1.74, minyon değilim, oldukça geniş omuzluyum. Ama daha beni gerçekte görüp de şaşırmayan yok. Televizyonda yaşım da daha büyük görünüyor.

40'lı yaşlarla libido azalıyor mu?

O kişiyle alakalı. Bizde gün geçtikçe her şey daha iyiye gidiyor. Daha mı tecrübeleniyoruz, bilmiyorum. Benim yaşla birlikte günlük hayatımdaki enerjim de düşmedi. Libido da bununla bağlantılı. Ne genç arkadaşlarım var, "Ay şimdi onu mu yapacağız" diyorlar, yapıver işte, hallediver (gülüyor). Hep iç ritmi yüksek ve enerjik bir kadın oldum. Dolayısıyla 40'lı yaşlarda olmak bir şey değiştirmedi, sadece bir rakam. Bu arada dolu dolu 46 yani, söyleyebiliriz de.

Seks, hayatında nerede?

Seks önemlidir. Çünkü seks olmadığı zaman, aşk ve tutku düşmeye başlar. Sadece seksle de olmaz. Eve geldiğinde sadece yatakta güzel vakit geçiriyorsan bu bir zaman sonra sıkıcı olur. Dolayısıyla devamında iyi geçinmeli, ortak paylaşımların olmalı.

BİR TARAFTA MEME BEKLEYEN BİR BEBEK, DİĞER TARAFTA SEKS BEKLEYEN BİR ADAM VAR

Aşk kadını mısın?

Evet, aşk benim için çok kuvvetli bir şey. Âşık olursam gözüm kararır ve peşinden giderim.

Yağmur (Atacan) seni bir gün şak diye öpmüş ve her şey öyle başlamış…

Aynı setteydik. İkimiz de birbirimize meyilliydik. Benim ayrı giyinip soyunduğum odam vardı. Kapıyı çaldı, odada kimse yoktu. Öpüverdi. İyi ki de öpmüş.

15 senedir berabersiniz. 13 senedir evlisiniz. Mutlu birlikteliğin sırrı ne?

Bütünü hiç bozmamak; sevgi, saygı, arkadaşlık, güven ve seks… Bir de sonra altın top geliyor… Çocuğunuz oluyor ve her şey daha güzel oluyor.

Uzun evliliklerinde sonunda aşk da seks de biter, ilişki dostluğa döner derler. Doğru mu?

Yok, bizde tutku sönmedi. Ama bebek dünyaya geldiğinde, ilk iki sene evlilik darbe yiyor.

Neden?

Bir tarafta senden meme, pışpış bekleyen bir bebek var, diğer tarafta senden seks bekleyen bir adam var. Ben özbakımından vazgeçen bir kadın olmadım, yine de insansın, gücün yetmiyor. Ama bebeğin sorunları ortadan kalkıp daha düzene girmiş bir hayat başladığında, eğer kocanı da seviyorsan, yine onun kollarında, koynundasın.

Bir ara kıskançlıktan eşine sosyal medya hesabı açtırmadığın, çok yedirip kilo aldırdığın söylendi...

Bir gün biri "Eşinizin neden Instagram'ı yok" yazdı. Ben de "İzin vermiyorum" diye dalga geçtim. Koca adam, zorla hesap mı açayım! Kiloyu da kendi alıyordu. Ben diyet yemekler yapıyordum ama o yanına dışarıdan kebap söylüyordu. Şimdi çok zayıfladı.

O ne iş yapıyor?

Kedi mama ve aksesuarları ithal eden bir şirketi var. Bir yandan da benim işimin finansını yönetiyor.

Kızınız Su 12 yaşına geldi. Nasıl bir annesin?

Çok eğlenceli bir anneyim. Sınıf arkadaşları arasında öyle ilan edilmişliğim var. Ama 'Hayır' dediysem, hayırdır. Dominantım.

BİZİM ARAMIZDA YAŞANANLARDAN ÜÇÜNCÜ ŞAHISLARA NE!

Sosyal medya şiddetine en çok maruz kalanlardan birisin…

Umurunda mı diye sorsana!

Umurunda mı?

Yooo…

Umurunda değilse neden kötü yorumlara cevap veriyorsun?

Yazılan yoruma verecek cevabım varsa neden vermeyeyim? Benim de yazabilme kapasitem var. Bu aslında bir nevi had bildirme. Çünkü haksızlığa, adaletsizliğe tahammülüm yok.

Güzel bir aile fotoğrafı paylaştığında bile eşinle yaş farkını hedef alan şeyler yazılıyor…

Bizim aramızda yaşananlardan üçüncü şahıslara ne? Ben mutluyum, adam mutlu, çocuk mutlu. Üçüncü şahıslara ne oluyor sen biliyorsun (gülüyor).

Bir erkek kendinden 10 yaş küçük biriyle evlendiğinde normal ama bunu bir kadın yapınca neden sorun oluyor?

Çünkü bunu eleştirenler bunu yapamıyor. Saldırıların bir kısmı kadınlardan geliyor. Çünkü ya mutsuz, ya sevilmiyor, belki de kocası onu el üstünde tutmuyor. Tabii kendi cinsinden olanların bunu yaşıyor olması ağır ve üzücü. Keşke herkes çok sevgi görse, mutlu olsa. Ama baktıklarında, karşılarında mutlu, kendi ayakları üzerinde duran, kendi kararlarını veren, başkalarının ne dediğini umursamayan bir kadın görüyorlar.

Nedir seninle alıp verilemeyen?

Meseleleri benimle değil. Bu içindeki mutsuzluğun dışavurumu. Etrafımız o kadar mutsuz, hep kötü bir şeyler arayan insanlarla dolmaya başladı ki üzülüyorum. Bakıyor fotoğrafa, "Gözlerinin yanı kırışmış" diyor... Kırışsın, ne olur? Hepimiz sfenks gibi gezmek zorunda mıyız?

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.