Tehlikenin dışında değiliz

Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) eski Öğretim Üyesi Jeoloji Mühendisi Prof. Dr. Osman Bektaş ile TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası Trabzon Şube Başkanı Semi Hamzaçebi Trabzon’daki olası bir depremi konuştu.

TRABZON DEPREM HAVASINDA

Karadeniz Teknik Üniversitesi KTÜ eski öğretim üyesi Jeoloji Mühendisi Prof. Dr. Osman Bektaş, Trabzon’un 10 KM açığından geçen Karadeniz Fay Hattının 6.6 şiddetindeki bir deprem yaratacağını ancak önlem alınmadığını söyledi. Trabzon’un olası bir depremden nasıl etkileneceğini, Trabzon’daki yapıların depreme dayanıklılık durumunu gibi konularda önemli açıklamalarda bulunan Bektaş, kent için kötü senaryo çizdi. Trabzon’un faylarla çevrilmiş bir havza içerisinde yer aldığının altını çizen Prof. Dr. Bektaş, “Trabzon Akçaabat doğu-batı doğrultulu faylarla sınırlandırılmış bir havzada bulunuyor. Bu havzalar depremin hızını büyütüyor. Trabzon-Elazığ haritasal mesafesi 250 km olmasına rağmen Trabzon’u umulandan daha çok sallamıştır. Trabzon’un jeolojik özelliği bu tür depremleri büyütmesi söz konusu. Bu yüzden beklenenden daha fazla sarsıntı hissediliyor.  Buna 1985 Meksika depreminden örnek verebiliriz. Bu deprem pasifikte olmasına rağmen en büyük yıkım ana depremden 400 km uzaklıktaki Meksika City’de gerçekleşti. Meksika City, yine Trabzon gibi faylarla sınırlandırılmış genç bir havza idi. Bu tür havzalar deprem büyütüyor. Bu durum Trabzon örneğidir. ” ifadelerini kullandı.

TRABZON’UN 10 KM AÇIĞINDAN FAY HATTI GEÇİYOR

Trabzon’un 10 km açığından Karadeniz Fay Hattının geçtiğini dile getiren Prof. Dr. Bektaş, “O fayda enerji birikimi varsa Elazığ depremi bunu tetikler. Karadeniz Fay Hattının bugünkü deprem tehlikesi haritasına oluşturacağı deprem Elazığ depremine eşit olan 6.6 şiddetindeki bir depremdir. 250 km uzaklıktaki depremi böyle hissediyorsak, 10 km uzaklıktaki depremi daha etkili hissederiz.” dedi.

DOLGU ALANLARI 1996’YA GÖRE YAPILDI

Trabzon’da meydana gelebilecek şiddetli bir depremde 1996 deprem haritasına göre hazırlanan dolgu alanlarıyla üzerlerinde bulunan yapıların bundan etkileneceğini kaydeden Prof. Dr. Bektaş, “Yapı stokları Trabzon’da güvenli değil. 20 yılı aşkın bir sürede depreme dayanıklı olmayan yapı stoğu gelişti. Dolgu alanları büyük risk altında. Akyazı Stadı dolgu alanındaki tehlikeyi daha önce söyledik. Oturma sorunları var. Bilimsel görüşlerimizi ilgili makamlara bildirdik. Bu görüşleri doğrulayan veya ‘bunlar yanlıştır’ diye bilgi vermediler. Akyazı Stadı eski deprem haritasına göre yapılmıştır ve doldurulmuştur. Akyazı’nın dolgusu 1996 yılındaki deprem yönetmeliğine göre yapılmıştır. Üstündeki yapı da aynı şekilde yapıldı. Bugünkü deprem tehlikesi haritasını dikkate alırsak hem dolgu hem de stat depreme açıktır.” diye konuştu.

EN BÜYÜK TEHLİKE HEYELAN!

TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası Trabzon Şube Başkanı Semi Hamzaçebi, Elazığ Sivrice’de meydana gelen 6.5 şiddetindeki deprem üzerinden olası Trabzon depremini konuştu. Kentte olabilecek bir depremde en büyük tehlikenin depremle gelen heyelanlar olabileceğine dikkat çeken Hamzaçebi, kentteki yanlış yer seçimlerinin de bunda etken olabileceğini dile getirdi. Kentte gerçeklerin görülmesi noktasında değerlendirmelerde bulunan Başkan Hamzaçebi, “Trabzon’da da deprem olmaz diye bir şey yok. Trabzon’da en büyük tehlike depremle meydana gelebilecek heyelanlardır. Bunun için yer seçimleri, zemin etütleri, kontrol mekanizması iyi çalışılmalı. Oda olarak biz bunu yerel yönetimlere söyledik. Büyükşehir Belediye Başkanına Jeoloji Daire Başkanlığı kurulsun önerisinde bulunduk. Bu çok önemli. Trabzon’da yer seçimi yanlış yapılıyor. Yanlış yer seçimce bunu düzeltmek için milyonlar harcanıyor. Sırf yer seçimini yanlış yaptığımızdan dolayı bu paralar boşa gidiyor. Mutlaka bu kadrolar serbest biçimde çalışmalı. Sonucu bekliyoruz. Jeoloji hayatın gerçeğidir. Bunu halk yaşıyor. Tüm halk jeolojiyle iç içedir. Gerçekleri görelim.” dedi.

500 TL’YE RAPOR VERİLİYOR

Trabzon’da inşa yaparken yapılan zemin etüdü ve sondajların denetlenmediğini 500 TL’ye rapor çıkartıldığını belirten Başkan Hamzaçebi, “Trabzon dahil tüm Türkiye’de zemin etütleri uygun yapılmıyor. Sondajlar yapılmıyor. Göstermelik sondaj gösteriliyor. Millet ucuz iş yapma peşinde. 500 TL’ye rapor yazılıyor. 500 TL’ye sondaj yapıyorum diye söylüyorlar. Bu raporlar denetlenmiyor. İlçe belediyelerinde jeoloji mühendisi yok. Yer seçimi iyi yapılmalı. Özellikle belediyelere sesleniyorum. Belediyelerde en az 1 tane jeoloji mühendisi çalıştırın. Bunu meslektaşlarım iş bulsun diye demiyorum. Bu gerekli bir şeydir. Zemin problemi çözülmeden bina yapamazsınız. Bunu anlatamıyoruz.” diye konuştu.

 

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.