Trabzon Filistin için tek yürek

Trabzon’da 86 STK, Filistin için bin yürüyüdü. Trabzon’da 86 STK bir araya gelerek Trabzon Kudüs Dayanışma Platformunu oluşturdu.  Platform Kudüs için Gülbahar Camii’nde İskenderpaşa Camii’ne kadar sloganlar eşliğinde Kudüs için yürüyüş gerçekleştirdi. İskenderpaşa Camii’nin önünde platformun sözcülüğünü yapan Trabzon Kudüs Kardeşlik Derneği Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Kara, İsrail zulmüne son verilmesi için çağrıda bulundu.

“104 YILDIR İŞGAL ATINDADIR”

Trabzon Kudüs Kardeşlik Derneği Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Kara, İsrail’in Mescid-i Aksa’da Filistinlilere karşı yapılan saldırılar için açıklamalarda bulundu. Kara, “Hepinizin bildiği gibi bugün ilk kıblemiz olan Mescid-i Aksa, peygamberler şehri Kudüs ve bereketli Filistin toprakları 104 yıldır işgal atındadır. İşgalci Siyonist İsrail, Mübarek Ramazan-ı Şerifte fanatik Yahudilerin Mescid-i aksa baskınlarına polis koruması tahsis edip Müslümanları kışkırtmaya ve yıldırmaya çalışmıştır. Bu kışkırtmaya direnen Kudüs halkı, işgalcilere en büyük direnişi göstermiş ve onları geri püskürtmüştür. İşgal devleti İsrail, bununla beraber Kudüs’ün Şeyh Cerrah Mahallesi’ndeki Müslümanlara ait evleri Yahudilere peşkeş çekerek kenti mahalle mahalle Yahudileştirme çalışmaları yürüterek kendisine ilhak edebileceğini sanmaktadır.” dedi.  

“MESCİD-İ AKSA’YI YOK ETME HAYALLERİ KURMAKTADIR”

İsrail saldırılarının ABD kontrolünde gerçekleştiğini savunan Kara, “İşgalci Siyonist İsrail’in son yıllarda tamamen kontrolden çıkmış bir şekilde ABD’nin himayesiyle Filistinliler üzerindeki saldırıları uluslararası insan hakları örgütlerinin raporlarına göre açıkça ‘etnik ayrımcılık suçu’ olarak tescillenmiştir. Her fırsatta Filistin halkına maddi manevi yaptırımlar uygulayan ve adeta Filistin halkını yok sayan İşgalci Siyonist İsrail, barış anlaşmaları süsü verilmiş çeşitli paçavra anlaşmalar ile haremimiz, ilk kıblemiz olan Mescid-i Aksa’yı ve Kudüs’ü ilhak etmek istemekte; sözde yenileme ve arkeolojik kazılar adı altında Mescid-i Aksa’yı yok etme hayalleri kurmaktadır.” diye konuştu. “TÜM İNSANLIĞIN DAVASIDIR” Kara Kudüs’ün önemine dikkat çekerek, “İyi bilinmelidir ki Kudüs, Mekke ve Medine’den sonra tüm Müslümanlar için en önemli kutsal mekândır ve kırmızı çizgimizdir. Bu dava sadece Kudüs ve Filistinlilerin değil Ümmetin ve vicdan sahibi tüm insanlığın davasıdır. Çünkü Kudüs demek Mekke demektir, Medine demektir. Kudüs demek Şam, Bağdat, Kahire demektir. Kudüs Diyarbakır, Ankara, İstanbul ve Trabzon demektir. Kudüs için yürümek, Müslümanların yeryüzünün Firavunlarının, Nemrutlarının, Ebu Leheblerinin zulümlerinden kurtuluşunun en önemli sembolüdür.” ifadelerinde bulundu. 

“KINIYOR VE LANETLİYORUZ”

Saldırılar için çağrıda bulunan Kara şu ifadelere yer verdi: “Terör örgütü İsrail’in Mescid-i Aksa’ya yapmış olduğu haince saldırıları kınıyor ve lanetliyoruz. İşgalci Siyonist İsrail’in bu hukuksuz, faşist uygulamaları karşısında, BM başta olmak üzere uluslararası kurum ve kuruluşların tepkisizliği ve çaresizliği kabul edilemez. Asıl üzücü nokta ise İslam dünyasının temsilcisi oldukları iddiasındaki başta İslam İşbirliği Teşkilatı, Arap birliği olmak üzere tüm uluslararası kuruluşlarımızın içler acısı halleridir. Dünya nüfusunun önemli bir kısmını teşkil eden Müslümanların sesi olması, birlik ve dayanışma içinde hareket etmesi gereken bu kuruluşlarımızın sessizliği ümmeti kahretmektedir.

“İSLAM DÜNYASI BİRLİKTE HAREKET ETMELİ”

Müslümanlar olarak duçar olduğumuz bu vaziyetler karşısında İslam dünyasının birlikte hareket etmeye ne kadar da muhtaç olduğunun farkındayız ve Trabzon’dan bir kere daha haykırıyoruz: Efendimiz (SAS), ‘Mescid-i Aksa’ya gidin ve içinde namaz kılın. Eğer oraya gidemez ve içinde namaz kılamaz iseniz kandillerinde yakılmak üzere oraya zeytinyağı gönderin’ buyurmuşlardır. Bize düşen, tarih boyunca vahyin, tebliğin ve mücahedenin merkezi olmuş Kudüs’e sahip çıkmak, oranın bir İslam şehri olması için her türlü desteği o topraklara vermektir. Trabzon’da bulunan vicdan sahipleri olarak, Kudüs’ün ve harem-i Şerif’in statüsünü aşındırmaya yönelik İsrail’in mütecaviz eylemlerine ve Filistin halkının meşru haklarını gasp etme girişimlerine karşı her zaman gerekli tepkiyi vermeye; Kudüs davasını ve kardeş Filistin halkının özgürlük, adalet ve bağımsızlık mücadelesini savunmaya devam edeceğimizi en kuvvetli şekilde beyan ediyoruz.”