Eski Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, Dikmen'deki "lojman davasını" kaybettiğini duyurdu. Yargıtay'ın, belediyeden satın aldığını açıkladığı lojmanla ilgili olarak, "satış yazısında kendi imzası var" kararı verdiğini duyuran Gökçek, "Şimdi belediye, bu satış bedelini tarafıma iade edecek ve ben yaşadığım evden çıkacağım. Ayrıca 'Melih Gökçek yargılanmıyor' şeklinde sürekli tekrar edilen söylemlerin ne kadar temelsiz olduğu da bir kez daha ortaya çıkmıştır" dedi.
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın açtığı dava kapsamında, Melih Gökçek’in Mustafa Tuna döneminde Dikmen’de belediye lojmanı olarak satın aldığı konutla ilgili hukuki süreç sonuçlandı. Gökçek, bugün yaptığı açıklamada davayı kaybettiğini açıkladı. Yargıtay’ın, satış işlemiyle ilgili belgede kendi imzasının bulunduğu yönünde karar verdiğini belirten Gökçek, evi tahliye edeceğini duyurdu.
"YAŞADIĞIM EVDEN ÇIKACAĞIM"
Melih Gökçek'in açıklaması şu şekilde:
"7061 sayılı kanunla kamu ve belediye lojmanlarında oturanlara içerisinde oturdukları lojmanların satış hakkı getirildi. Ben de o tarihte bu maddeden yararlanarak içerisinde oturduğum lojmanın satışını belediyeden talep ettim. Ve şu anda içerisinde oturduğum evi eşim satın aldı…
Bugün, Mustafa Tuna döneminde satın aldığım bu evimle ilgili görülen davada Yargıtay süreci tamamlandı ve davayı kaybettim. Gerekçe olarak, 2017 yılında satışla ilgili belediye meclisine sevk edilen yazının altında benim de imzamın bulunması gösterildi.
Oysa satış kararı, o dönemki Belediye Başkanı Mustafa Tuna tarafından alınmıştı. Ben ise ilgili gayrimenkulü, o günkü rayiç bedelin yaklaşık %10 üzerinde, tamamen yasal çerçevede satın almıştım.
Şimdi belediye, bu satış bedelini tarafıma iade edecek ve ben yaşadığım evden çıkacağım.
Karar, kuşkusuz benim aleyhime. Fakat buna rağmen, adalet sistemimize olan inancımı ve verilen karara duyduğum saygıyı koruyorum.
Bu ülkede hukuk varsa, kararları hoşumuza gitmese bile ona riayet etmek hepimizin sorumluluğudur.
Benim durduğum yer belli: Her zaman hukuk, her zaman adalet.
Aynı saygıyı, yargı kararlarını kendi lehine olmadığında kabullenmekte zorlanan diğer siyasi partilerden de bekliyoruz.
Ayrıca “Melih Gökçek yargılanmıyor” şeklinde sürekli tekrar edilen söylemlerin ne kadar temelsiz ve toplumu yanıltıcı olduğu da bu süreçle birlikte bir kez daha ortaya çıkmıştır. Hukukun işleyişini siyasi malzeme yaparak gerçekleri çarpıtmak, ne adalete ne de millete hizmet eder."