İstişare Toplantısında fındık konuşuldu

Geçtiğimiz hafta sonu Samsun’da yapılan Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Doğu Karadeniz Odalar ve Borsalar İstişare Toplantısında, Karadeniz Bölgesi’nin en önemli tarımsal ihraç ürünü olan fındıkta yaşanan gelişmeler de gündeme getirildi.
Toplantıya katılan Trabzon Ticaret Borsası (TTB) Yönetim Kurulu Başkanı Eyyüp Ergan özellikle fındıkta verim ve kaliteyi artırmaya yönelik çalışmaların yanı sıra üretimde yaşanan sıkıntılara da dikkat çekerek, fındığa hak ettiği değer verilerek son zamanların en büyük tehdit unsuru olan kahverengi kokarca ile yapılacak mücadele konusuna değindi.
Eyyüp Ergan, Ünye’nin doğusunda olan ve fındıkta birinci üretim bölgesi olarak adlandırılan kesimde verim ve kalitede sıkıntılar yaşandığına dikkat çekerek şunları söyledi:
“Trabzon’da 30 yıl önce 90 bin tona kadar bile çıkabilen fındık üretimi bugün 35 bin tonlara kadar geriledi. Bu düşüş yalnızca Trabzon’da değil, diğer illerde de yaşanıyor. Bu duruma karşı mutlaka tedbir alınmalı. Dünyada bir ülkeye yılda 2,5-3 milyar dolar gelir getiren başka bir tarım ürünü neredeyse yok. Dolayısıyla fındığa gereken önemi vermemiz gerekiyor.”
Fındık üretiminde hastalık ve zararlılarla mücadelenin sürdürülebilir ve kazanım getirecek şekilde yapılamadığına da vurgu yapan Başkan Ergan şöyle devam etti:
“Sadece fındığa değil, diğer tarım ürünlerine de ciddi zararlar veren kahverengi kokarca ile mücadelede herkesin üzerine düşeni yapması şart. Biz borsa olarak 8 yıl önce bu zararlıya dikkat çektik. Ardından sahada mücadele için yapılması gerekenleri örnek olma şekliyle harekete geçirdik. Belediyeler, Tarım İl ve İlçe Müdürlükleri ve Ziraat Odaları ile birlikte bahçelerde ve kışlaklardaki mücadeleyi destekledik. Bu çalışmaları sürdürmek büyük önem taşıyor. Bu konuda yakında uygulamaya geçireceğimiz bir Avrupa Birliği projemiz de var. Kokarca ile mücadelede yalnız kalmamamız gerekiyor; çünkü bu zararlı Türkiye genelinde hızla yayılıyor ve ciddi bir tehdit oluşturuyor. Bu nedenle hep birlikte, güçlü bir iş birliği içinde hareket etmeliyiz.”