Spor yazarları Trabzonspor Galatasaray maçını değerlendirdi

Ziraat Türkiye Kupası final maçında Galatasaray ile Trabzonspor karşı karşıya geldi. Sarı-kırmızılılar mücadeleden 3-0'lık galibiyetle ayrılarak turnuvada 19. kez kupanın sahibi oldu. Spor yazarları, Galatasaray - Trabzonspor maçını dikkat çeken ifadelerle değerlendirdi. 

MUSTAFA ÇULCU – SIKLET FARKI
Trabzonspor geriden oyunu kurma arzusu içinde hatalı pas yapınca Barış Alper, 7 Trabzonsporlu oyuncu arasından yaptığı vuruşla golü attı. Galatasaray'ın tempolu ve isabetli pas oyunu etkili oldu. Okan hoca rakibini iyi analiz etmiş. Oyuncular arasındaki kalite ve sıklet farkı sonucu belirledi. Kupayı kazanan Galatasaray oldu. Tebrikler. FIFA listesinden çıkarıp itibarını zedelediğin hakeme kupa finali vererek sezonun itibarını korumak hem de yarı final yönettiği halde tüm evrensel temayüllere aykırı davranarak Cihan Aydın'a muhtaç olmak!!!

İlk yarıda 19 faul çok fazla! Zaten yarısı faul değildi. Hakem bir türlü faul standardını oturtamadı. Barış Alper'in attığı golde Toreira şeklen ofsayt, oyuna ve rakibe müdahalesi yok. Gol temiz. Savic'e çıkan sarı doğru. Karttan sonra Savic'in sınırları zorlayan itirazı ve hakeme teması oldu. İkinci sarıdan ihraç edebilirdi ama tolere etti. Sara'ya çıkan sarı sertleşen oyunda tansiyonu düşürme balans sarısıydı. Batagov'un kapalı koluna gelen top asla penaltı olmaz. VAR-ŞOV onayına gerek olmayan pozisyon devam kararı doğru.

Nwakaeme'ye yaptığı kontrolsüz harekette Sallai net sarı görmeliydi ama göstermedi. Osimhen attığı gol öncesi Okay'dan topu faulle aldı. Hakemin ilk yarıda verdiği faullerden daha fazla fauldü ama devam ettirdi! VAR da karışmadı! Lundstram'a sarı doğru ancak ilk yarıda Sallai benzer eylemi Nwakaeme'ye daha etkili yaptı ama sarı çıkmadı! Trabzon golünde asisti yapan Draguş ofsayt, iptal doğru. Galatasaray'ın 65'te penaltı beklediği VAR'ın kontrol ettiği pozisyon devam kararı doğru. Morata açık ofsayt gol iptali doğru. Son dakika topsuz alanda Sallai'ye yumruk vuran Savic direkt kırmızı görmeliydi. Hakem de VAR da uyudu. 38 faul, 5 sarı kart... Cihan Aydın ve VAR'daki Kwiatkowski formsuzdular.

NECMİ PEREKLİ – ANCAK BU KADAR

Galatasaray, Trabzonspor'u yenerek kupayı aldı. İki takımın yıl boyunda aldığı sonuçlara baktığımızda bu durum şaşırtıcı değil. Öncelikle Trabzonspor'dan biraz bahsetmek gerekir. Son iki yılda Trabzonspor'un başında değişen teknik adamlarla bir türlü istikrarlı bir kadro kuramamış olması elbette beklenen başarıya ulaşamamada önemli faktördür.

Fakat her şeye rağmen bu takımın bu kadar önemli bir finali yakalamış olması da gözardı edilemeyecek bir başarıdır. Bunu unutmamak gerekir. Dün Galatasaray'ın oyunun hemen başında golü bulması elbette maçın sonunun nerelere geleceğinin sinyali idi. Karşılaşmanın teferruatı ve gidişatı ile vakit geçirmenin bir anlamı yok. Fakat Trabzonspor'un yediği ilk golün kendi oyuncusunun yaptığı pas hatasının ardından geldiğini belirtmemiz gerekir. Karşılaşmanın genel perspektifine gelince... Anlaşılan şu ki Trabzonspor'da futbol adına çizilen grafik pek de hoş değil.

Trabzonspor'da oyun genelde futbolcuların bireysel yetenekleri üzerine imar edildiği görüntüsü var. Kolektif futbolu daha başarılı olarak sahaya yansıtan sarı kırmızılı ekip, Trabzonspor'a göre daha etkin ve etkili gözüktü. Trabzonsporlu futbolcular, rakiplerini gereği gibi kontrol edip oyunlarını bozamadı. Yani oyun içi inisiyatifi ister istemez rakibe kaptırmış oldu. Bordo mavili takım üzerinde şu an beklenen gerekli transformasyon istenildiği gibi gerçekleşemedi. Belki de bunda Fatih Tekke'nin eline yeterli futbolcu verilemeyişi de olabilir. Sonuç olarak Trabzonspor finali, Türkiye liglerinin şampiyonu olan bir ekibe karşı kaybetmiştir. Bu da fazla tasalanmamayı gerektiren en iyi sebeptir. Fakat bana göre gittikçe toparlanan bir Trabzonspor gördük. Geleceğin daha da iyi olacağını umuyorum.

ZEKİ UZUNDURUKAN – GALATASARAY'IN KOD ADI: ŞAMPİYON!

Trabzonspor daha oyunun içine giremeden kalesinde golü gördü. Bu erken gelen golün şokunu uzun süre üzerinden atamadı Fırtına. Bordo-mavililerin en büyük hücum silahı Zubkov'un hatalı pasını iyi değerlendiren Galatasaray, Osimhen- Yunus Akgün ortaklığında topu Barış Alper Yılmaz ile buluşturdu. Barış da Uğurcan'ın uzanamayacağı köşeye topu bıraktı. Bu golde Mendy, Osimhen'e; Mustafa da Yunus'a hamle yapmakta geç kaldı. Galatasaray golü bulduktan sonra oyunu soğuttu. Trabzonspor da orta sahada güçlü bir duruş sergileyemeyince, uzun toplarla Galatasaray kalesinde gol aradı. Eren Elmalı, Zubkov'a adeta nefes aldırmadı, böyle olunca da Ukraynalı oyuncu, uzun toplar atmak zorunda kaldı. Ama isabet yüzdesi çok kötüydü.

Fırtına, ilk 45'te Nwakaeme'nin bireysel yetenekleriyle sol kanattan etkili olmaya çalıştı. Nwakaeme, neredeyse her pozisyonda Sallai'yi geçti. Ama Lemina ve Torreira, takım arkadaşlarının açıklarını o kadar iyi kapattı ki... Mustafa Eskihellaç'ın ilk bölümde hücuma hiçbir katkısı olmadı. Çünkü önündeki Nwakaeme top ayağına gelince oynadı, savunma yardımı olmadı. Bordo-mavililerin ilk yarıdaki en etkili oyuncusu Batagov'du. Lig maçında olduğu gibi G.Antep'te de Osimhen'i çok iyi etkisiz hale getirdi.

Batagov'un 44'te sakatlanıp çıkması Trabzonspor adına büyük şanssızlıktı. Trabzonspor, Banza'yı topla hiç buluşturamadı. Banza da oyunda kaldığı 59 dakikada tel tel döküldü. Yine de Trabzonspor ilk yarıda çok net bir pozisyon yakaladı. Ozan Tufan karşı karşıya pozisyonda Günay'ı geçemedi. Bu pozisyonda Davinson'un çok büyük bir hatası vardı. Aslında ilk yarı bir satranç maçı şeklinde geçti. Galatasaray golü erken bulmasına rağmen riske girmedi. İkiyi aramak yerine oyunu soğuttu. Trabzonspor da Galatasaray'ın bu tuzağından kurtulamadı. İlk 45'in özeti bu şekildeydi G.Antep'te...

Galatasaray ikinci yarıya golle başladı. Golden önce Osimhen'in rakibine bir faulü vardı. Ama VAR'ın da Cihan Aydın'ın da bu faule duyarsız kaldığını düşünüyorum. Uğurcan Çakır gibi usta bir kaleciye ise kapattığı köşeden bu golü yemek yakışmadı. Batagov'un çıkışı ile iyice rahatlayan Osimhen, yine golcülüğünü konuşturdu. Mustafa ilk golde olduğu gibi bu gol öncesinde de asisti yapan Yunus'a hamle yapmakta yine geç kaldı. Trabzonspor, iki farklı geriye düştükten sonra Fatih Tekke'den iki hamle geldi. Vişça ve Draguş oyuna girdi. Okay ve Banza çıktı. Okan hoca ise cesur bir hamle yaparak Sara'yı çıkarıp, Morata'yı oyuna dahil etti.

Yunus Akgün-Osimhen ikilisi, Trabzonspor'un kupa umutlarını bitirdi. Yunus üçüncü asistini yaparken, Osimhen de dubleye imza attı. İkinci yarıda Galatasaray'dan çok güçlü bir oyun izledik. Trabzonspor ise düz oyunculardan kurulu kadrosu ile Galatasaray'a çok fazla direnemedi. Üç defansif orta saha ile başladığın maçta üç gol yiyorsan, ortada bir yanlışlık vardır Fatih hoca! Osimhen zaten başlı başına bir takım. Boşuna demiyorum 'uzay golcüsü' diye! Bir sezonda Galatasaray formasıyla tüm kulvarlarda 35 gol atıp, Jardel'in rekorunu da tarihe gömdü! Kupada şampiyon olan Aslan, pazar günü de (yüzde 99,9) ligde şampiyonluğunu ilan edecek. Galatasaray, futbolda altın yıllarını yaşıyor! Okan Buruk da Türk futbolunun en başarılı teknik adamı olma yolunda hızla ilerliyor. Tebrikler Galatasaray!

AHMET AKCAN – KALİTE FARKI KUPA GETİRDİ

Galatasaray'ın oyuncu kalitesi daha maçın başında öne geçmesine ve kazanmasına yetti. Lig maçında uzun topta Galatasaray defansının arkasına sarkma anlayışından vazgeçen Trabzonspor geriden oyun kurmaya çalışınca Aslan'a ön alanda baskı yapma fırsatı verdi ve çok top kaybı yaptı. Zubkov'u hatalı pasa zorlayan Cimbom, Barış'la 5'te öne geçti. 1-0 önde oynayan Galatasaray oyun kontrolünü sürekli elinde tuttu.

Trabzonspor'un forveti Zubkov Nwakaeme ve Banza'yı yakın markajla zaman ve alan vermeyerek etkisizleştirdi. Ozan, Sanchez'den kazandığı topu Günay ile karşı karşıya kalmasına rağmen gol yapamayınca Trabzonspor oyuna ortak olma şansını kaçırdı. İkinci yarının hemen başında Osimhen, faul beklentileri içinde aldığı topla 2. golü atarak Galatasaray'ın kupayı iki kulpundan da tutmasını sağladı. Galatasaray kupayı bir kez tuttuysa bırakmazdı ve bırakmadı da. Yunus'un Osimhen'e attırdığı 3. gol artık kupanın şovuydu.

SAVAŞ ÇORLU BİR+BİR

Kupa finali öncesi favori gösterilen Galatasaray, güzel oyun ve net galibiyet ile 19. Ziraat Türkiye Kupası'nı müzesine götürerek yine şaşırtmadı. Finallerin takımı olduğu için "Kupa canavarı" diye adlandırılan Aslan, hem ilk yarı hem de ikinci yarı başlarında Barış Alper ve Osimhen ile bulduğu goller ile adeta fişi çekerek oyunu baştan sona domine etmesini bildi. Fatih Tekke'nin ilk yarıda Batagov'u sakatlığı nedeniyle mecburiyetten, ikinci yarı ise sahada gecenin en etkisiz adamı Banza'yı oyundan alıp Vişça, Okay, Draguş olmak üzere 3 oyuncu değişikliği de Galatasaray'ı durdurmaya yetmedi.

2-0'dan sonra Fatih Tekke'nin yaptığı hamlelere anında karşılık veren Okan Buruk, Sara'nın yerine oyuna aldığı Morata girer girmez, şahane pasına aynı güzellikte koşu yapan Osimhen'in 2. golündeki 3. asistini yapan Yunus, Nijeryalı golcü ile birlikte maçın adamı olmayı fazlası ile hak etti. Gaziantep şehrine çok yakışan, gündüz saatlerinde başlayan taraftarların dostluğu ve güzel görüntüler finalin en güzel taraflarından birisiydi.

Kariyerine Akhisarspor'da Ziraat Türkiye Kupası kazanarak başlayan Okan Buruk, Süper Lig'deki üçüncü şampiyonluğuna yarım adım kala başarıya ilk adımı attığı kupanın da ikincisini kazanarak kariyerine yürüyerek değil, koşarak devam edeceğini bir kez daha gösterdi. Galatasaray bu sezon ligde ve Ziraat Türkiye Kupası'ndaki başarısını finalde de tekrarlayarak, "Bir varmış bir yokmuş" değil, başarısına süreklilik katarak 18 Mayıs Pazar günü Süper Lig şampiyonluğunu garantilemesi halinde "1+1" diyecek ve 19 Mayıs'a çifte kupa ile girerek büyük bir kutlama yapacak.

LEVENT TÜZEMEN – FAZLASIYLA HAK ETTİ

Bir yerde kupa varsa o kupayı kazanmak için de Galatasaray vardır. Sarı-kırmızılı takımda 3. şampiyonluğa koşan Okan Buruk'un hoca olarak koleksiyonundaki eksik kupa Türkiye Kupası'ydı. Galatasaraylı oyuncular, zihinsel ve fiziksel olarak kupaya çok iyi hazırlanmışlar. Trabzon için hedef kupayı alıp camiasını mutlu etmek ve Avrupa'ya gitme hakkını elde etmekti. Barış Alper'in erken golünden sonra Trabzonspor oyun olarak Galatasaray'a hiç karşılık veremedi.

Maç boyu oyunun kontrolü Galatasaray'ın elindeydi. Erken gol sakin, sabırlı ve dikkatli oynamalarını sağladı. Pas kalitesi Galatasaray'ın çok üstündü. Özellikle Eren Elmalı, soldan yaptığı ataklarla hücuma katkı sağladı. Gece de kabına sığmayan iki oyuncu vardı. Biri üç asiste imza atan Yunus Akgün, diğeri de Türkiye'de en çok gol atan yabancı rekorunu ele geçiren Osimhen'di. Nijeryalı yıldızın isteği, coşkusu ve attığı iki gol mükemmeldi. Lemina'nın orta alandaki liderliği Galatasaray'ın oyun hakimiyetine ciddi katkı verdi.

Sanchez bir hata dışında Abdülkerim'le birlikte savunmayı topladı. Oyunu hep organize eden Galatasaray oldu. Trabzonspor, çok güvendiği Nwakaeme'den beklediğini alamadı. Galatasaraylı futbolcuların, hücumdan savunmaya çabuk dönmeleri alkışlanacak güzellikteydi. Torreira yine çalışkanlığı ile ön plana çıktı. Kupa kalecisi olan Günay, hatasız oynarken geriden kullandığı paslarda topu hep hedefe attı. İyi oynayan, coşkusunu kaybetmeyen, kazanma duygusunu hep diri tutan Galatasaray, hak ettiği bir galibiyet aldı ve kupayı müzesine taşıdı. Şimdi gözler, 25. şampiyonluk ve 5. yıldız için Kayseri maçına çevrilecek. Okan Buruk hocayı kazanan bir Galatasaray takımı yarattığı için kutluyorum.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.