Ulaştırma Bakanı Abdulkadir Uraloğlu’ndan İBB sözleri! 

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, İstanbul’da medya yöneticileriyle bir araya geldi. İsrail – İran savaşından, yap – işlet – devret modeliyle kullanılan yolların son durumuna birçok konuda önemli açıklamalarda bulunan Bakan Uraloğlu; İBB'ye yapılan operasyonlar ve tutuklamalar sonrası duran projelerle ilgili gelen soru için “Avrupa Birliği’nden 110 milyon Euro’luk metro kredisi aldılar bunun 60 milyon Euro’sunu hiç kullanmadılar, bunları nereye harcadılar bilmiyorum" dedi.Küresel Ulaştırma Koridorları Forumu öncesinde basın mensuplarıyla buluşan Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu; ülke genelindeki orta koridor hattındaki ulaşım çalışmalarından, denizcilik faaliyetlerinden, havacılık faaliyetlerinden bahsetti. Bayramda çok konuşulan radar uygulamasına da değinen Bakan Uraloğlu; “Konunun bütçeyle vergiyle alakası yok Türkiye bütçesi oraları çoktan geçti amaç vatandaşımızın trafikteki can kaybını azaltmak” ifadelerini kullandı.Şimdi son dönemde biliyorsunuz bu İBB operasyonları kapsamında bazı metroların işletmecilerinin dahi hatta işte bir gözaltına aldığı, ifade verdiği biliyorsunuz… Bu kapsamda İstanbul'da yapımında problem olan ya da bu kapsamda olma olasılığı olan hatlar var mı? Başlanmış olanların durma riski ya da durma riski varsa burada sizin müdahale olma ihtimaliniz var mı? Bu konuda bir bilgilendirme yapabilir misiniz bize?

Teşekkür ediyorum. Tabii bu aynı zamanda hani İstanbul'daki süreçlerle ilgili de oradaki yürütülen operasyonlar vesaire noktasında çok da fazla bir şey söylemeyi ben çok da doğru bulmam. Sizin sorunuzu cevaplayayım. Şehir yerleşkelerindeki ulusal ve uluslararası demiryolu -bu karayollarında da aşağı yukarı böyledir- Demir yolu bağlantıları dışında şehir merkezlerindeki hafif raylı sistem hatlarının yapılması oradaki belediyenin görevidir. Gerek büyükşehir olsun gerek il olsun gerekse de ilçe olsun bir proje yapacaksa bu oradaki belediye tarafından yapılmalı. İstisnası nedir?

Eğer o ulusal ağı havalimanına, limana bağlıyorsa o bizim bakanlığın görev alanına da giriyor. Dolayısıyla burada belediyeler projelerini, öngörülerini ortaya koyarlar. Her halükarda otorite biziz, düzenleyici otorite. Bize projelerini onaylattırırlar. Projeleri onaylarız.

"BELEDİYEDEN TALEP GELİRSE BAKANLIK YAPAR"

Çünkü ülkede bir bütünlük oluşması lazım. Raylı sistem araçlarından belki iki ili birbirine bağlayacak olan raylı sistemin doğru bağlanması için belli bir standardizasyon noktasında otorite biziz ve biz onaylarız. Dolayısıyla sonrasında ilgili belediye bunu yapar. Eğer belediye bunun bakanlık tarafından yapılmasını isterse bu mümkün.

Sayın Cumhurbaşkanımızın onayıyla bizim bakanlık bunu alır yapar ve kendisine devreder ve yapım ücretini de belediyeden keser. Bu da bir tartışma konusu, ona hemen açıklık da getirmiş olayım. Madem sen keseceksen niye sana yaptırsın ki sorusu gelebilir. Niye yaptırsın?

Bir, bir kere yapım dönemindeki hiçbir finansman maliyetine katlanmıyor. İki, iş bittiği zaman o günkü fiyatlarla harcanan para sabitleniyor ve ödeme sonuna kadar yeni bir faiz işletilmiyor. İstanbul'da yapılmış olan bazı metro projelerinde harcanan 100 birimin sadece 25 biriminin tahsil edildiğini söyleyebilirim. Yani böyle bir kolaylık var.

Peki bu sizin sorunuz da İBB'ye yapılan operasyonlar tabi gerçekten hani keşke buna ihtiyaç olmamış olsaydı biz daha memnun olurduk. Buradaki aksayan işleri biz kendi inisiyatifimizle bakanlığımızın uhdesine almamız mümkün değil. Ancak ilgilisinin talep etmesi durumunda bu söz konusu.
Elbette talep ettiğinde biz orada nerede olmalıyızı mutlaka değerlendiririz. Ama şu ana kadar bize ulaşan bir talebin olmadığını söyleyebilirim. Bakın yine sizin arkadaşlarınızın basın mensuplarının haberlerinden ben şöyle bir şey okumuştum ve çok şaşırmıştım.

Bir Avrupa Birliği IBRD'nin yanlış hatırlamıyorsam Avrupa Birliği'nden finanse edilen bir metro projesi, finans kenti bağlayan bir metro projesi, üç tane büyük firmanın konsorsiyum olarak yürüttüğü projenin alınan büyük miktardaki kredisinin işe kullanılmadığını okumuştum. Şaşırmıştım. “Ya bunda abartı var. Çok doğru olduğunu düşünmüyorum” demiştim.O firmaların yetkilileri beni ziyaret ettiler. Ve tam da sizin söylediğiniz “Burada iş durdu. Hani bunu lütfen siz teslim alın.” Ben de anlattım hani nasıl devralabileceğimizi. Dedim ki kredisi var zaten ve Mehmet Şimşek Bakanımız da son 110 milyon -yanlış hatırlamıyorsam- euroluk son paketini de onayladı. Devam edin, niye durdunuz dedim.

BAKAN URALOĞLU'NDAN İBB YORUMU: "BÖYLE BİR CESARET ÇOK İLGİNÇ"

Dediler ki “Öncesinde gelen 60 milyon euro bizim işe kullanılmadı”. Bir kere işlem olarak bu nasıl benim aklım durdu, onu söyleyeyim. Yani hem böyle bir şeye işlem olarak yapılabilirliğini ben mümkün görmüyorum hem de hangi cesaretle, gerçekten nereye kullanıldı? O konuda bir bilgiye sahip değilim ama 60 milyon euroluk bir Avrupa Birliği kredisi gönderilen işe kullanılmadı. Burada müşaviri var, kredi kuruluşunun müşaviri var, idarenin kontrolü var, onun için hani bundan dolayı durdu.

İstanbul'daki malum süreç başladıktan sonra olan bir süreçtir. Yani gerçekten nereye gittiğiyle ilgili ben bilmiyorum ama böyle bir cesaret ilginç bir cesarettir.

Türkiye'yi kuzeyden doğu batı eksenine birbirine bağlayacak olan Gerede-Ağrı arası bir otoban projesi vardı. O rafa mı kalktı? Çünkü malum bayram trafiğinde o bölge sıkıntı yaşıyor.

İkincisi bu tam bayram trafiğinde bir radar tartışması olmuştu biliyorsunuz. Orada bir komisyon kurularak İçişleri Bakanlığı ve Ulaştırma Bakanlığı Bu hız limitlerinin kontrolden geçirileceğini söylemişti Sayın Bakanımız Ali Yerlikaya. Bu komisyon çalışmaya başladı mı efendim?

Şu anda üç bin yedi yüz elli kilometre civarında otoyolumuz var. Devam edenler ve hemen yakın tarihte planladıklarımızla beş bin kilometre olacak ve bizim nihai hedefimiz de Türkiye'de sekiz bin kilometre, sekiz bin küsur kilometre bizim Türkiye'nin ihtiyacını görecek. Çünkü hızlı tren hatlarını ülkemizin her tarafına ulaştırmış olacağız.

Dolayısıyla bu noktada çalışmalarımıza devam edeceğiz. Oradaki hesap şu, ben şöyle genel bir bilgi verdikten sonra Gerede-Ağrı-Gürbulak’ı cevaplayayım.

Şu anda iki gidiş iki geliş toplam dört şeritli bir bölünmüş yoldaki kapasite 60.000'lere kadar çıkabiliyor. Yani 60.000 trafiği geçiriyor. Elbette akım hızı yavaşlıyor birazcık daha ama 60.000'i geçirebiliyor. Yani bunu 80.000'e kadar… Mesela bakın şu anda hemen bizim üzerimizde olan 15 Temmuz Şehitler Köprüsü toplam altı şeritlidir. Üç gidiş, üç geliş. Günde iki yüz bin kapasiteyi geçirebiliyor. 180-200 bin. Ama artık hani kapasite doldu. Daha yukarı mümkün değil.

FSM iki yüz kırk bin. Yavuz Sultan Selim Köprüsü o aşağı yukarı yani üç yüz binler civarına hatta bir tık daha üzerine geçebilecek. Çünkü hız biraz daha yükselttiğimiz için…

Dolayısıyla buradaki nereye daha fazla bir kapasite sunmamız gerektiğini biz ölçüyoruz. Araçları sayıyoruz, sayım istasyonlarımız var. Hangi projeksiyonda nereye ihtiyacımız olacağını, mesela sizin sorunuza hemen sizinle esasında içeride birazcık da konuşmuştuk- Mesela Bolu Dağı'na yeni bir otoyol alternatif otoyol ve hızlı tren hattı süper hızlı tren hattı düşünüyoruz. Niye? Bolu Dağı'nda elli binlere geldik. Seksen bine geldiğimiz zaman artık orası kaldırmayacak. Üç gidiş, üç gelişli. Yani daha dolayısıyla oraya yeni bir otoyol düşünüyoruz.

Şu anda da sizin söylediğiniz Gerede'den Merzifon'a, oradan Gürbulak’a kadar olan hattımızda bazı şehir geçişleri hariç, on beşle yirmi bin civarında bir günlük trafik var. Yani o zaman birazcık daha vaktimiz var. Bayramlarda biraz yoruluyoruz, doğru. Ama ilk zamanlar için bir kapasite planlaması yapmamız kamu kaynaklarını yönetme anlamında çok da doğru değildir diye düşünüyorum.
Ama projesi bitti. Elimizde hazır. İhtiyaç durumuna göre hayata geçireceğiz inşallah.

Radarla ilgili şöyle bahsetmek isterim. Tabii burada İçişleri Bakanımız paylaşmıştı. Seyahat eden araçların binde beşi -yanlış hatırlamıyorsam- yani yüzde sıfır virgül beşi veya o civarda bir araca hız denetimi yapıldı ve ceza uygulaması yapıldı. Ama algı onun çok üzerinde oldu. Tabii burada çok net refleks şudur, vatandaşlarımızın trafikte can kaybını azaltmak.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.