Bir kentin iki yüzü

Bölgedeki son sel baskınları tedbirler alınmadan yapılaşmanın kaçak olarak dere yataklarında sürdüğünü gösterdi, bizlere. Yaşanan bu sel baskınları akıllara Trabzon'da yeni yapılacak otogarı getirdi. Başkan Murat Zorluoğlu, tartışılan otogar için kamuoyunu aydınlatmak üzere basın mensuplarını otogarın yeri ile ilgili bilgilendirme kararı aldı. Gazete ve internet sitelerinin üst düzey yöneticilerinin davet edildiği toplantıda hemen herkes istediği soruyu rahatlıkla sordu.Öyle birilerinin dediği gibi gazeteciler soru soramadı yalanına inanmayın. Herkes çatır çatır sorusunu sordu. Sayın Başkan da soruları tek tek cevapladı. Bu iftirayı ortaya atıp gazetecileri itibarsızlaştırmak bana 17-25 Aralık öncesinin oyunlarını hatırlatıyor. Müfterilerin sonunu biliyoruz...

Şimdi gelelim yeni otogara; Sayın Zorluoğlu otogar ile ilgili raporları DSi'den aldığını, her ihtimale karşı ıslah edilen 40 metre genişliğindeki dere yatağından otogar inşaatını 50 metre batı istikametine çekterek ikinci bir tedbir aldığını ifade etti. Otogarın alt katlarında dükkan yapmayı düşünmediğini belirten Murat Zorluoğlu, olası sel baskınlarına karşı gerekli tüm tedbirlerin aldındığına üstüne basa basa anlattı. Hatta son yaşanan sel felekatinde ayakta kalan kamu binalarını örnek gösterdi.Toplantıda projeye DSİ'nin mühendislerinin olumlu rapor verdiğini ifade etti ve belgeleri paylaştı.Gazetecilerin büyük çoğunluğu Esiroğlu'nda itibaren dere yatağının bir an önce ıslah edilmesi konusunda hem fikirdi. Hatta yer yer olası sel baskınlarında dere yatağında sürüklenen taş ve tomrukları kesmek için setler yapılması gerektiği görüşüne vardı. Yıllardır o bölgede bulunan okul için sanayi esnafı için hatta bir süre önce yapılan oto galericileri sitesi için akıllara itiraz etmek hiç gelmedi. Geldiyse de kimse sesini çıkarmadı. O zaman sel baskını yoktu şimdi mi var...

Murat Zorluoğlu'nun açıklamaları haber sitelerinde yer alınca, bazı STÖ temsilcileri kendilerine neden danışılmadığını sormaya başladı.Otogarın yerinin tehlikeli olduğunu görüşünü bildirdi.Bu görüşün doğru olabileceğini düşünebiliriz. Ama Sayın Zorluoğlu elindeki raporla konuşuyor. Murat Zorluoğlu'nun bu açıklamalarına rağmen DSİ'nin mühendislerini neden hiçe sayıyoruz.Onlar mühendis değil mi? Siz bu kent için bu kadar duyarlısınız, onlar duyarsız mı? Peki neden Kaşüntü'nde dere yatağına binalar diken ve binlerce çocuğun okuduğu üniversiteyi uyarmadınız. Hem de binaların bazı yerleri kaçak olan üniversiteyi. Yoksa aklınıza hiç gelmedi mi? Dere yatağına yapılan yapıları saymaya başlarsam sonu gelmez...Onlar içinde susmamak gerekir...

Dün Cumhurbaşkanı Erdoğan'a muhalif olanlar bugün onun sarf ettiği dere yatağında yapılaşmaya gitmeyin sözlerine sarılmış durumda. Erdoğan gitsin de ne olursa olsun diyenler, risk alarak altyapıyı düzeltmeye çalışan Murat Zorluoğlu'nu Cumhurbaşkanı Erdoğan üzerinden vurmaya çalışıyor. Tabi ki Zorluoğlu eleştirreceğiz. Ama iftira atmadan, düşmanlık yapmadan, doğruları söyleyerek...

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner63

banner105