Hoca Farkı…

Abdullah Avcı'ya çok teşekkür ederiz.Tamamiyle psikolojik olarak hazır bir şekilde takımın başına geldi ,takımı iyi analiz etti ve verebileceği her şeyi bu kadar kısa zamanda takıma verdiği çok açık .Dokuz maçlık periyotta alınan 20 puan gerçekten teşekkürü hak etmesine yeter. Kaldı ki, Abdullah hocadan önceki periyotta hepimiz de kim gelirse gelsin bu takıma fayda sağlayamayacağı, oyuncuların çok yetersiz olduğu görüşü hakimdi. Ancak Abdullah Hoca önce takım savunması ile oyunu tutmayı daha sonrada Karagümrük maçı itibarı ile oyuna rakibin üzerine yıkmaya başladı. Göztepe maçında da rakip yarı alanında topa hakim olmayı kazanma alışkanlığını takıma öğretmiş. Bir de anlamsız şekilde dışlanan, ihtiyacımız olduğu dönemlerde oynatılmayan Hosseını'yi de kazanması, Djanıny'nin kendine uyan role büründürmesi, Serkan’ın önümüzdeki yılları düşünerek sağ bek pozisyonuna monte etmesi bence takdire şayan. Bugün gidin Avrupa'ya Hosseini gibi adamı hele de 24 yaşında kimse size satmaz, satsa bile 5-6 milyon euro'lar konuşulur.

Tüm bu sebeplerden dolayı Abdullah Hoca herkesten benim nazarımda bir teşekkürü hak etmiştir. Abdullah hocanın ilk aldığı galibiyette sergilenen oyun ile son aldığı galibiyette sergilene oyunu karşılaştırırsak arada çok fark olduğunu futboldan anlamayan bile net olarak görebilir. Ön bölgede baskıyı dikine yapmaya başladık, bu da rakiplerin savunmada oyun kurmasını zorlayarak rakibi ya hataya ya da oyunu zayıf bölgesinde kurmaya mecbur bırakıyor. Ön alan baskısı sonucu stoperler de alanı daraltıyor ve rakip ikinci bölgeyi aşmada bir hayli zorlanıyor. Bu bizim adımıza çok olumlu bir oyun stili oldu. Bu oyun stiline yeni transfer Berat tam olarak uyuyor. İnşallah o da yıllarca takımımıza hizmet edecektir. Bizzat Abdullah Hocanın istediği bir oyuncu. Dikine baskı varken stoperlerimiz de rakibin uç oyuncularını neredeyse orta sahaya yakın karşıladı. Göztepe maçının 70 dakikalık bölümü bizim adımıza çok iyi bir oyun oldu. Zaten olumlu pas yüzdesinin %87 olması bunu bize gösteriyor. Kazandığımız toplarla direk hücum aksiyonlarını iki maçtır görmeye başladık. Tabi son final pazlarını yapabilirsek veya gol becerisini sağlayabilirsek maçları daha erken dakikalarda koparabileceğiz. Maç içinde küçükde olsa tempoyu yükseltip ara ara dinlenmeleri de iyi yapmaya başladık.

Takımda eksiklikler halen daha fazlaca var tabi. Mesela Baker'in oynadığı topu geldiği günden beri diyorum, Türkiyede oynayacak çok adam var. Hiç bir ekstrasını göremedik. Ne adam eksiltme ne ters top atma, ne oyunu tutma, yani aynı oyunu daha uygun fiyata oynayacak çok adam var, hem Süper Lig'de hem de 1.Lig'de. Biz Abdullah Hocadan iyi bilecek değiliz, vardır bir bildiği diyelim. Abdullah hoca oyuncu grubunu da iyi bir dokunuş yapmış. Oyun disiplini, konsantrasyon, kazanma alışkanlığı ve skoru yakalamanın ardından psikolojik durumda gözle görülür şekilde düzelme oldu. 

Teknik direktörlerin antremanlarda takıma verdiklerini sahada gördüklerinde başarı gelmiş sayılır.Abdullah Hocada meyveleri toplamaya başladı.Sevgili Başkanımız da yuvasından çıkıp konuşmaya başladı.Başkanım takım kötü giderken hiç göremedik seni, hayırdır nerelerdeydin? Pazara geç kalma başkanım pazarda çürük domatesler kalırsa, menemen olmaz, bu sefer erkenden gidelim pazara.