Trabzon'un Sayıştay raporu ortaya çıktı.İddialar ürkütücü...

Rapor için tıklayın

Sayıştay’ın 2024 yılı denetim raporu, AK Parti Trabzon Büyükşehir Belediyesi’nde usulsüzlükleri, yasa dışı imar uygulamalarını, ihalesiz harcamaları ve kamu kaynaklarının keyfi kullanımını gözler önüne serdi. Raporda, kıyı dolgu alanındaki ticari yapılaşmadan ihalesiz çiçek alımlarına, araç kiralamadan festival harcamalarına kadar birçok kalemde mevzuat ihlali tespit edildiği iddia edildi.Trabzon Büyükşehir eski Belediye Başkanı Murat Zorluoğlu döneminde yollardaki kırık taşları sayıp araştırma yapanlar, Ahmet Metin Genç döneminde kafalarını kuma gömdü.Sayıştay’ın son denetim raporu, AK Parti yönetimindeki Trabzon Büyükşehir Belediyesi’nde kamusal kaynakların ve kıyı alanlarının hukuksuz biçimde kullanıldığını belgeledi. Raporda, dolgu sahasında yasa dışı yapılaşma, mevzuata aykırı ihaleler, keyfi proje değişiklikleri, tasarruf genelgelerine rağmen lüks harcamalar ve belediye taşınmazlarının ihalesiz devri gibi çok sayıda usulsüzlük tespit edildi.

KIYI DOLGU ALANI TİCARİ ALANA DÖNÜŞTÜRÜLDÜ

Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından kamu yararına tahsis edilen Ortahisar sahil dolgu alanında, emsale dahil olmayan alanların ticari faaliyet alanına dönüştürüldüğü saptandı.
Sayıştay raporuna göre, açık oturma alanlarının üstü ve yanları kapatılarak işletmelere dönüştürüldü. Bu durum, Kıyı Kanunu ve imar mevzuatına açıkça aykırı. Üstelik, yapı ruhsatlarında belirtilen kapalı alanlarla fiili kullanım arasında da fark olduğu tespit edildi. 505 metrekare ruhsatlı alanın 581 metrekareye çıktığı, başka bir yapının ise 545 metrekareden 582 metrekareye genişlediği belirlendi. Belediye yönetimi ise bu yapılara “yapı kayıt belgesi” düzenlendiğini savundu. Ancak Sayıştay, dolgu sahalarının özel mülkiyete konu olamayacağını hatırlatarak bu savunmayı geçersiz saydı.

KEYFİ PROJE DEĞİŞİKLİKLERİYLE MİLYONLUK İŞLER

Rapora göre belediye, ihale edilen projelerde “önceden öngörülebilir” değişiklikler yaparak mevzuatı ihlal etti.
Hisarkent, Vadipark ve Ortahisar Bulak Yerleşkesi projelerinde toplam 61 proje değişikliği gerçekleştirildi.
Sayıştay, bu değişikliklerin “işin tamamlanmasının fiilen imkansız olduğu hallerde” yapılabileceğini hatırlatarak, belediyenin keyfi davrandığını ve kamu kaynaklarının kötü yönetildiğini belirtti.

BAKIM İŞLERİ ‘YAPIM İHALESİ’NE GİZLENDİ

79 milyon TL tutarındaki “Park ve Yeşil Alanların Yapım, Onarım ve Revizyonu” ihalesine, personel çalıştırılmasına dayalı bakım işlerinin de eklendiği tespit edildi.
Çim biçme, sulama, budama ve temizlik gibi rutin işler, yapım ihalesi içine gizlenerek hizmet alımı kuralları ihlal edildi.
Sayıştay, bu işlerin belediye personeli eliyle yapılması gerektiğini belirtti.

İHALESİZ ÇİÇEK VE ARAÇ KİRALAMA ALIMLARI

Park ve Bahçeler Dairesi, 2024 yılında toplam 14,3 milyon TL tutarında çiçek alımını, Kamu İhale Kanunu’nun istisna maddesi kapsamına sokarak ihalesiz gerçekleştirdi.
Ayrıca, araç kiralama işlerinin de açık ihale yerine doğrudan temin yöntemiyle parçalara bölünerek yapıldığı ortaya çıktı.
Belediye yönetimi bulgulara katıldığını belirtse de, denetim süresince uygulamalara devam edildi.

TASARRUF GENELGELERİNE RAĞMEN LÜKS HARCAMALAR

2021/14 ve 2024/7 sayılı Cumhurbaşkanlığı tasarruf genelgelerine aykırı olarak, belediye tarafından konser, maraton, istişare toplantıları ve çeşitli organizasyonlar için yüz binlerce liralık harcama yapıldı.
Raporda sadece birkaç örnek şöyle sıralandı:

Gençlik etkinlikleri için 400 bin TL yemek alımı

Yarı Maraton etkinlikleri için toplam 690 bin TL yemek hizmeti

Fetih etkinlikleri için 432 bin TL konser gideri

Hediyelik fular alımı: 874 bin 500 TL

Çeyrek altın alımı: 141 bin 900 TL

Sayıştay, bu harcamaların kamu kaynaklarının israfı anlamına geldiğini vurguladı.

BELEDİYE TAŞINMAZLARI İHALESİZ ŞEKİLDE DEVREDİLDİ

Raporda son olarak, mülkiyeti belediyeye ait Atatürk Köşkü, Şehir Müzesi, Kızlar Manastırı ve Çal Mağarası gibi önemli turistik alanların, belediye şirketine ihalesiz devredildiği belirtildi. Belediye, bu yerleri “sosyal tesis” olarak nitelendirse de Sayıştay, söz konusu taşınmazların asli işlevlerinin müze ve ören yeri olduğunu, bu nedenle 5216 sayılı yasa gereği devrin yasal dayanaktan yoksun olduğunu bildirdi.