Gaziantepspor maçı öncesinde takımdaki eksiklikler yüzünden herkesin içinde bir soru işareti oluşmuştu. Gaziantep teknik direktörü Erol Bulut ile oyuncusu Recep Niyaz'ın galibiyet yönündeki açıklamaları ile daha da soru işareti büyüdü. Ve maç başlayınca akın akın Gaziantep ataklarını izlemeye başladık. 5.dakikada oluşan Hugo'nun pozisyonu net kırmızı kart ancak VAR bunu atlayınca Gaziantep takımının da ritmi bozuldu. Her ne kadar rakip bu kırmızı kart pozisyonuna takılı kalsa da Trabzonspor 10 kişi sahada mücadele etse bile kendi oyununu ve karakterini ortaya koyarak maçı yine almasını bilecekti.
Bu dakikadan sonra yavaş yavaş Gaziantep etkisini yitirdi ve ev sahibi takımımız maça ağırlığını koydu. Abdulkadir'in ortadan kaleye giden golü ile Gaziantep'in gardı düştü ve oyunun savunma yönünü oynamaya çalıştılar. Ofansif yönde ne kadar iyi olsalar bile savunma yönünde de o kadar kötü bir izlenim verdi, rakip. Trabzonspor'un dün akşam ki maçta eksik oyuncularını, sahneye çıkan Nwakaeme aratmadı. Rakip takıma yüklendikçe, yüklenen yıldız oyuncu oyun içinde yapılması gereken herşeyi yaptı ve fişi çekti. Buna Djanıny'nin bitmek bilmeyen arka koşulları ve Abdulkadir'in kaptan gibi sorumluluk alan oyunu da eklenince skor ilk yarıda geldi. Ancak 60. dakikadan sonra nükseden oynayamama hastalığımız, direkten dönen toplar, verilmeyen kırmızı kart bu maçlık bu skorun yalancı skor olduğunu getirdi, aklıma.
Her zaman kedi mama yemez. Oyunu daha da geliştirmemiz gerekiyor, en azından şu 60.dakikadan sonraki durarak oynama ve geriye yaslanma hastalığını yenmemiz gerekiyor. Hocamıza güveniyoruz, bu sorunları çözerek ikinci yarı ilk yarıda oluşan puan farkından daha da fazla fark atıp 24 veya 25. hafta şampiyonluğumuzu ilan edeceğimize inancım tam.
Adım adım gümbür gümbür şampiyonluğa gidiyoruz, bu yolda hep destek tam destek zaten elimizde Trabzonsporumuzdan başka neyimiz var ki...