TRABZON’DAN LİBYA DESTEĞİ!

Türk askerinin bir yıl süreyle Libya’ya gönderilmesine izin veren tezkere 2 Ocak’ta TBMM’de kabul edildi. Türkiye’yi Libya’nın Trablus kentinde kurulu Ulusal Mutabakat Hükümetini (UMH) Tobruk merkezli General Halife Hafter güçlerine karşı koruma amacıyla askeri destek vermeye götüren süreç, 27 Kasım’da iki taraf arasında savunma ve güvenlik işbirliği ile deniz yetki alanlarının sınırlandırılması muhtıralarının imzalanması ile başlamıştı. Trabzon’daki STK temsilcileri de Türkiye’nin Libya politikasını değerlendirerek destek açıkladı.Türkiye, Libya ile varılan deniz yetki alanlarının sınırlandırılması anlaşmasıyla ABD desteğiyle Yunanistan-Güney Kıbrıs-Mısır ve İsrail tarafından geliştirilen Doğu Akdeniz Doğal Gaz Forumu oluşumuna yanıt verirken, bölgedeki hidrokarbon paylaşım mücadelesinde önemli bir adım atmış oldu.

DİLBER: TÜRK DEVLETİ GÜÇLÜ OLDUĞUNDA HUZUR HAKİM OLACAK

Türkiye Eğitim-Sen Trabzon Şube Başkanı Coşkun Dilber, Libya'ya asker göndermenin önünü açan tezkere ve Türkiye’nin Libya politikasıyla ilgili, “Türk milleti her daim devletinin yanında ve TSK’nın destekçisi ve duacısıdır. Türk devleti güçlü olduğunda coğrafyamız da huzur olacak.” dedi. Türkiye’nin bölgede yaşanan süreçlere kayıtsız kalamayacağının yapılan tezkere ve anlaşmalarla ortaya koyulduğunu belirten Dilber, “TBMM’nin aldığı karar Türk milletinin iradesini yansıttı. Milletimizin, devletimizin çıkarları ve ülkemizin geleceği için gerekli olan en hayırlı karar alındı. Bölgemizde yaşanan her gelişmenin, ülkemizin güvenliğini etkileyeceği ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin gelişmeler karşısında alacağı pozisyonun da bölgemizdeki istikrarı tayin edeceği aşikâr bir gerçektir. Dolayısıyla ülke olarak bölgemizde yaşanan süreçlere kayıtsız kalamayacağımız da göz ardı edilmeyecektir. Türk Devleti güçlü olduğunda; Balkanlar’dan Umman Denizi’ne, Kafkaslar’dan Cebelitarık Boğazı’na kadar olan geniş coğrafyada huzur hâkim olmuştur. Türkiye Cumhuriyeti Devleti kudretli olduğunda, sadece Anadolu’nun güvenliği değil, imparatorluk bakiyesi bölgemizde yeniden güvenlik ve barış tesis edilmiş olacaktır. Türk milleti her daim devletinin yanında ve TSK’nın destekçisi ve duacısıdır.” diye konuştu.

ERGAN: EN DOĞRU KARARI VERİLDİ

Trabzon Ticaret Borsası'nın (TTB) Başkanı Eyyüp Ergan, Türkiye’nin Libya konusundaki politikasında en doğru kararı verdiğini dile getirerek bunun Türkiye’nin meselesi olduğunu açıkladı. Hükümete tam destek veren Ergan, “Sonuna kadar destekliyoruz. Türkiye’nin güvenliği için üzerimize ne düşüyorsa onu yapmak zorundayız. Devlet yetkililerimiz gerekenleri yapıyor. Devletin aklı daha derindir. Libya konusunda hükümete son derece destek veriyorum. Muhalefet yapmak için muhalefet yapılmaz. Bu Türkiye’nin meselesidir. İçte muhalefet olur. Güçlü muhalefet hükümete katkı sunar. Ancak uluslararası platformda destek olmak şarttır. Kıta sahanlığı noktasında bu Libya konusu çok önemliyiz. Haklarımızı korumazsak insanlar bizi kullanır. Onun için menfaatlerimizi ön planda tutmamız lazım. En doğrusunu yapıyoruz.” dedi.

BEŞİR: KITA SAHANLIĞI AVANYAJ SAĞLADI

ASKON Trabzon Şube Başkanı İbrahim Beşir, Türkiye’nin ada sahanlığını kıta sahanlığına dönüştürmesinin yerinde olduğunu belirterek Libya politikasını değerlendirdi. Beşir, konuya ilişkin, “Her şeyin en güzelini devletimiz bilir. Hükümetler yanlış yapar ama devlet aklı vardır. Bizim bakış açımız yapılan anlaşmanın korunması yönünde. Bunu da devlet bilir. 2003 yılında Amerika Birleşik Devletleri eski Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice’nin açıkladığı Büyük Orta Doğu Projesine hizmet eden bir pozisyon doğuyor. Kim öldürülüyorsa o hizmet ediyor. Kim ayakta kalıyorsa o hizmet ediyor. İnşallah daha önce yapılan yanlışlardan biri değildir. Yapılan anlaşma yerindedir. Geç kalınmıştır. Yaklaşık 7 yıl önce KKTC’de bir sempozyumda Ata isimli bir Profesör Türkiye’nin acilen kozunuzu ada sahanlığından kıta sahanlığına çıkartılması ve bunun yapılmaması durumunda Akdeniz’de hiçbir kozun kalmayacağını söylemişti. Çok eksiklikler yapıldı. İnşallah bunlar giderilir. Kıta sahanlığına dönmeseydik gemilerimizi orada yüzdüremeyecek ve sondaj yapamayacaktık. Kıta sahanlığı olunca Libya ile de anlaşma yapabiliyoruz. Diyaloglar Mısır’la devam etmeli. Onlar 100 yıl önce bizim topraklarımızdı. Biz yerinde buluyoruz. Burada savaşanlar Libyalı. Biz ikisine de ateş etmemeliyiz. Yönlendirmeliyiz. İşin içinde çok olmamalıyız. ” şeklinde konuştu.

KALMA: TÜRKİYE’Yİ KURTACAK POLİTİKA

İHH Trabzon Şube Başkanı Zültü Kalma, Türkiye’nin Libya’daki politikasının ana düşüncesinin gelecekle ilgili olduğunu ve buradaki sürecin sonunda arzu edilenlerin gerçekleşmesi durumunda da ülke geleceğinin kurtulabileceğini dile getirdi. Kalma, “

Türkiye’nin izlediği politika geleceği kurtarma politikasıdır. Libya’da arzu edilen hat çekilebilirse gelecek garanti altına alınabilir. O bakımdan önemlidir. Oradaki şartların her an değişebileceğini var sayarak davranmalıyız. Barışçıl şekilde süreç yürütülüyor. Taraflara çok fazla güvenilmiyor. Devletin politikası tamamen gelecekle doğru orantılıdır.” biçiminde konuşarak Libya görüşünü paylaştı.